Ulaşım elektrifikasyonu, CO2 emisyonlarını ve genel hava kirliliğini azaltmak için hayati öneme sahip. Zira karayolu ulaşımı hâlâ büyük oranda fosil yakıtlara bağlı ve dünya üzerindeki petrol tüketiminin %49.3’ünü (IEA) karayolu ulaşımı oluşturuyor. Genel ulaşım sektörü verilerine bakacak olursak (karayolu, demiryolu, hava ve deniz), ulaşım emisyonları 2016 yılında küresel CO2 emisyonlarının %24’ten fazlasına sebebiyet vermişti (IEA).
E-mobilite olarak da bilinen elektrikli ulaşım, daha yeşil ve daha sağlıklı dünya için ana hedefler arasında yer alıyor. Elektrikli ulaşım yalnızca emisyonları düşürmesi ile değil, aynı zamanda genel enerji sistemine önemli bir esneklik kaynağı olma potansiyeliyle de önemlidir. Esneklik kayağı olarak daha fazla yenilenebilir enerjinin şebekelere güvenilir bir şekilde entegre edilmesine yardımcı olmaktadır.
Elektrikli araçlar, 2015 yılında %1 pazar payına ulaşmıştı. 2019 yılında ise sayıları 5,1 milyonu aştı. Ulaşımın elektrifikasyonu için oldukça önemli olan bu artış birçok faydayı yanında getirecek, ancak aynı zamanda genel elektrik talebini de artıracaktır. Eğer bu artış özellikle yoğun elektrik tüketimi zamanlarında akıllıca yönetilmezse, şebeke ve sistem üzerinde kritik baskılar oluşturacaktır.
Neden Akıllı Şarj Yönetimine İhtiyacımız Var?
Otomobiller, yaşam döngülerinin %90’ından fazlasını park ederek geçirmektedir.
Elektrikli bir araç 40 km’lik bir mesafeyi gitmek için 8 kWh tüketmektedir
Bu, günlük elektrik tüketimi talebinde %80 artış yaşanması anlamına gelir.
Elektrikli bir araç, özellikle aynı anda birden fazla şarj edilen araç varsa, binaların elektrik yükünü artıracaktır. Bu durum yoğun tüketim saatlerinde şebekeyi zorlayabilir ve dikkatli yönetilmezse araç sahibine pahalıya patlayabilir.
Akıllı şarjın önemi burada ortaya çıkmaktadır.
Akıllı Şarj Nedir?
Akıllı şarj; şarj döngüsünün harici olaylara göre değiştirilmesine, uyarlanabilir şarj alışkanlıkları oluşturulmasına, elektrikli araçların şebekenin tamamına kullanıcı dostu bir şekilde entegre olma yeteneği kazanmasına dayanır. Aslında fiyat sinyallerine ve elektrik sistem kapasitesine yanıt vererek araç şarjının modüle edilmesidir. Modülasyon, şarjın geciktirilmesi, durdurulması, başlatılması, hızlandırılması ya da yavaşlatılması eylemlerini kapsamaktadır.
Elektrikli araçların enerji sisteminde basit bir tüketim talebi oluşturmasındansa, talep tarafı kaynaklarından biri olmasını sağlar. Talep tarafı kaynağına dönüşen elektrikli araçlar, şebekeyle uyum içerisinde çalışabilir.
Akıllı Şarjın Yararları Nelerdir?
Doğru bir iş modeli ve tüketici tarifeleri ile akıllı şarj, elektrikli araç sahibi için mantıklı seçenek olacaktır. Zira araçların çok daha uygun fiyatla şarj edilmesi mümkün hale gelecektir. Aynı zamanda yoğun talep zamanlarında aracın şarj edilmesiyle oluşacak yüksek enerji maliyetlerinden kaçınılması mümkün hale gelecektir.
Mevcut şebeke altyapısını etkilemeden elektrikli araçların sayısını artıracak ve yenilenebilir enerji entegrasyonunu/kullanımını üst düzeye çıkaracaktır.
Şebeke güçlendirme maliyetlerinde önemli tasarruflar sağlayacaktır.
Akıllı şarj ve araçtan şebekeye gibi teknolojiler, gelişmiş enerji platformları ile yeni katma değerli hizmetlerin oluşmasını sağlayarak gelir ve fayda sağlayacaktır.
Çift yönlü şarj imkanı sayesinde elektrikli araçlar yan hizmetler programlarına katılabilir. Kullanılmayan elektriği depolayıp ihtiyaç anında şebekeye geri iletebilecek akıllı şarj altyapısı, şebeke dengeleme hizmeti sunacaktır. Bu şekilde elektrikli araçlar talep tarafı kaynağına dönüşecek ve elektrikli araç kullanıcıları ek gelir elde edebileceklerdir.
Akıllı Şarjın Temel Unsurları
Dinamik fiyatlandırma
Şarj altyapısı
Şarj altyapısının standardizasyonu ve diğer sistemlerle birlikte çalışabilmesi
Standartlaştırılmış veri (sürücüler, tüketiciler, hizmet sağlayıcıları veya toplayıcılar için)
Yenilikçi hizmetler için yeni iş modelleri
Araçtan şebekeye, talep tarafı katılımı ve yan hizmetler piyasası hizmetleri
Dinamik Fiyatlandırma: Bu yetenek sayesinde elektrikli araç sahibi toptan satış piyasasındaki gerçek zamanlı elektrik fiyatlarını yansıtan elektrik tarifesine erişebilir. Bu tarife sayesinde araç sahibi tüketimin yoğun olmadığı düşük saatlerde arabasını şarj etmesi ya da fiyatların yüksek olduğu yoğun talep zamanlarında arabasını şarj etmekten kaçınması için sinyaller alacaktır.
Bir elektrikli araç sahibi negatif fiyat durumlarında hiçbir maliyet ile karşılaşmadan arabasını şarj edebilirse, rüzgar ve güneş üretiminin kısıtlanması önlenebilir. Bu sayede yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen fazla üretim israf edilmemiş olur.
Şarj Altyapısı: Şarj altyapısının mevcut olmadığı durumlarda ya da çok apartmanlı bloklarda altyapı kurulması için önemli engeller bulunuyorsa, elektrikli araçların gelişimi oldukça yavaş olacaktır. Şarj noktalarının halka açık alanlarda, şehirlerde ve otoyollarda yaygın olarak var olması, tüketicileri elektrikli araçlara teşvik edecektir.
Şarj altyapısının diğer bir önemli noktası, filolar da dahil olmak üzere orta ve ağır hizmet araçlarıdır. Tarihsel olarak en yüksek karbonu yayan bu araçların elektrikli hale gelmesi, büyük miktarda elektrik enerjisini gerektirecek ve şarj hususunda ek zorluklar getirecektir.
Şarj cihazlarının şebekenin aşırı yüklenmesine sebep olmamak için şarjı yönetmek; düşük veya negatif maliyetli elektrikten otomatik olarak yararlanmak ve aynı anda şarj olan birden fazla araç arasında şarjı dengelemek için bir bilgi ve iletişim teknolojisi (ICT) altyapısına ihtiyaç vardır. Bu altyapının dağıtım ağına entegrasyonu, şarj işlemlerini optimize etmek ve genel altyapı yatırımını en aza indirmek için önemli bir gerekliliktir.
Birlikte Çalışma: Sistemler bilgi alışverişinde bulunabiliyorlarsa birlikte çalışabilirler. Akıllı şarj bağlamında birlikte çalışma, şarj sisteminin yazılım ve donanımının çeşitli bileşenlerinin (kullanıcı, akü, şebeke, verimlilik ve diğer) uyumluluğu anlamına gelir. Uyumluluk, güvenli, güvenilir ve optimum şarj elde etmek için önemlidir.
Standartlaştırılmış Veri: Elektrikli araçların şarj verilerine servis sağlayıcıları, enerji tedarikçileri veya talep toplayıcılarının erişebilmesi tüketicilerin en iyi tarifeleri almasına ve şebekenin dengelenmesine yüksek fayda sağlayacaktır. İyi veri yönetimi için veri paylaşım ilkelerine bağlı kalınması gerekecektir. Tüketici gizliliği ve güvenliğinin korunması, tüketicilerin kendi verilerine erişebilmesi, servis sağlayıcı değişiminde verileri taşıyabilmesi gibi konuların üzerinde durulmalıdır.
İş Modelleri: Akıllı şarj altyapısı, enerji yönetim platformları ve uygulamaları kullanarak müşteriler ve şebeke operatörleri için yeni katma değerli hizmetler sunulmasını sağlar.
Araçtan Şebekeye Hizmetleri: Gelecekte çift yönlü şarj imkanının sağlanması çok önemli olacaktır. Araçtan şebekeye ile araçlar ihtiyaç anında şebekeyi besleyebilir ve sisteme hizmet edebilirler. Bu hizmet sayesinde, yan hizmetler dahilinde elektrikli araçlar, kullanılmayan elektriği depolayıp şebekeye geri iletebilme yeteneği ile “mobil istasyonlar” işlevi görebilirler. Bu hizmet sayesinde elektrikli araç sahipleri ödüllendirilecek ve ek gelir elde etme şansına kavuşacaklardır.
Comments